Yenilikçi giyim markası Vollebak, nar ile boyanan okaliptüs ürünlerinden harika bir tekstil ürünü elde etti. Doğada çözünen kapüşonlu ürü olan bu uzun kollu penye tasarımının doğada çözünmesi sekiz haftada gerçekleşiyor.
Her ay, daha önce düşünülmemiş veya denenmemiş tasarım fikirleriyle meydana getirdikleri ürünlerle kullanıcıları mest eden ve ödüllere doymayan dört yıllık genç ve girişimci marka, Steve Tidball ve ikiz kardeşi tarafından yönetiliyor. Kardeş tasarımcılar, tekstil üretiminde doğayla barışık yaşamdan ilham alarak ilk insanların giyim tercihlerinin izinden gidiyorlar.
Dezeen’de yer alan yazıda açıklandığı üzere, sürdürülebilirlik baz alınarak işlenen ve korunan ağaçlardan elde edilen posa haline getirilmiş okaliptüs ve kayın kerestesinin ham madde olarak kullanıldığı bu şık, kullanışlı ve çevre dostu tasarım, rengini nar kabuğundan alıyor. Tasarımda kullanılan bu ham maddelerin tercih edilmesinin amacı ise tamamıyla doğada çözünebilen ve kompost yapımına müsait bir ürün elde etmek.
Görünüş, işlev ve kullanım ömrü açısından bildiğimiz kapüşonlu giysilerden farklı olmayan ürünün tasarım aşamasındaki başlangıcı da kullanım süresinin bitimindeki sonu da doğada gerçekleşiyor. Kullanıcıdan kullanıcıya değişiklik gösteren kullanım süresinin bitiminde arzu edilirse kişinin bahçesinde de kompost yapabileceği bir ürün kullanıcının beğenisine sunuluyor.
Ürünün doğada ne kadar sürede çözüneceği ise, koşullara bağlı. Örneğin, daha sıcak bir mevsimde veya iklim koşullarında ve bakteriden zengin ortamlarda kompost edildiğinde bu süre çok daha kısa oluyor. Toprağa gömüldüğünde on iki haftada, ev tipi kompost işleminde kullanıldığında ise sekiz haftada çözünüyor. Endüstriyel bir tesiste ise çözünme süreci çok daha hızlı gerçekleşiyor.
Atalarımızın giyim malzemelerinin izini süren tasarımcılar, vaktiyle giysi niyetine bitkilerin, ağaç kabuklarının, otların ve hayvan derilerinin kullanıldığını belirtiyorlar. Bütün bunlardan yola çıkarak, modern hayatta insan için ne gibi doğada çözünür malzeme alternatiflerinin kullanılabileceğini araştırmışlar. Üretimde zor olanın doğada çözünür ürün elde etmek olmadığını, bunu yerine kolayca kompost edilmekle birlikte sürdürülebilir bir biçimde üretilen bir ürün imal etmek olduğunu belirtiyorlar. Yeterince uzun bir sürede her şey doğada çözünür ancak kısa sürede doğada çözüneni bulmak bir meseledir. Çözünürken izini bırakmayan ve üretim aşamasında da mümkün olduğunca az enerji tüketen ürün elde etmek kolay olmayabilir.
Kapüşonlunun üretiminde kullanılan okaliptüs ve kereste kapalı döngü kompost sisteminde işlenirken renklendirici olarak nar tercih ediliyor. Üretimde harcanan su ve çözücülerin %99’u ise geri kazanılarak tekrar kullanıma sokuluyor. Normalde atık olan nar kabukları, ürünün renklendirilmesi sisteminde değerlendiriliyor ve güzel bir sonuç ortaya koyuyor.
Tasarımcılar, doğada çözünen materyal kullanımı esasından ayrılmamış olsaydık son üç yüz yıldır yanlış yolda ilerlemeyecektik, diyorlar. Bu durumda, artık doğanın kolayca ayrıştırabileceği materyal kullanma sorumluluğumuzu üstlenmenin tam sırası. Zaten daha eski bir blog yazımızda da doğada çözünür giysileri size tanıtmıştık. Gündelik hayatta kullandığımız fakat çok da doğa dostu olmayan ürünlerin yerine, bu çevre dostu ürünleri tercih etmemizde bize yol gösterebilecek ikiz kardeşler Steve ve Nick Tidball, çok sayıda farklı ve işlevsel tasarımla kullanıcılara değerli alternatifler sunmaya devam ediyorlar. Ürünlerini buradan inceleyebilirsiniz.
al kahveni gel 
One Comment Kendi yorumunu ekle